İsveç’in Alkol Politikalarına Kısa Bir Bakış – Berkan Kizi

İsveç’te Alkole Erişim Engelleri

Bu yazıyı okuyan kimsenin 1991 yılında İsveç’te bir Systembolaget şubesinde olmak isteyeceğini zannetmiyorum. Systembolaget devlete ait içki mağazaları zinciridir ve İsveç sınırları içinde içki satışı yapma yetkisine sahip tek teşekküldür. 1995’deki Avrupa Birliği üyeliğinden önce yetersiz sayıdaki Systembolaget şubesi saatlerce bitmek bilmeyen uzun kuyruklara neden oluyordu ve alkoller içki dükkanındaki raflarda bile sergilenmiyordu. İstediğiniz alkolü almanın tek yolu, her alkole ait olan spesifik bir kodu bilmek ve içki dükkanında çalışan personelden istemekti. Ayrıca, içkiye uygulanan vergi İsveç’in AB üyesi olmasının üstünden 27 yıl geçmesine rağmen hala AB ortalamasının çok üstünde. Nitekim, İsveç’te 2019 verilerine göre Avrupa kıtasındaki 27 ülke arasında yıllık 7,1 litre kişi başına alkol tüketimi ile 24. sıradadır[1]. Yıllık 8,8 litre kişi başına alkol tüketimi olan Avrupa ortalamasının da altındadır.

İsveçlilerin AB üyeliğinden önce ülkeye 1 litre Fortifiye şarap, 1 litre damıtılmış içki, 4 litre şarap ve 16 litre de birayı gümrük vergisi ödeyerek getirmesine izin veriliyordu. Alkole yönelik uygulanan bu sıkı caydırıcı politikalar nedeniyle Güney İsveçliler arasında nispi olarak daha düşük fiyatlı olan alkolü satın almak için hala Danimarka ve Almanya’yı ziyaret etmek oldukça yaygındır. Bütün caydırıcı unsurlar dikkate alındığında, muhtemelen o zamanlarda alkolü kendi evinizde üretmenin daha az zahmetli olduğunu düşünürdünüz. Şimdilerde ise alkol politikalarında göze çarpan bir liberalizasyon trendi devam ediyor. Örneğin, 2004 yılından beri İsveçliler Avrupa Birliği içinde seyahat ederken artık ülkeye getirebilecekleri içkinin litresi Fortifiye şarapta 20’ye, damıtılmış içkide 10’a, şarap da 90’a birada 110’a çıkarılmıştır.

Alkol Politikalarında Liberalizasyon

1995 yılına gelindiğinde İsveç’in AB ye üye olması ile birlikte alkol üzerinde bir dizi reform politikası gerçekleşmiştir. AB’nin serbest piyasayı teşvik edici baskısı karşısında İsveç’in alkol politikalarında çeşitli yenilikler yapması bir zorunluluk halini almıştı. İlk yapılan yeniliklerin arasında sadece hafta içi saat 10.00 ile 19.00 çalışan Systembolaget’in cumartesi günleri de saat 15.00’a kadar açılması ve Paskalya, Noel gibi özel günlerde kapanış saatinin uzatılması yer almıştır. Bununla birlikte Systembolaget’in alkol sektörünü etkileyen en önemli yeniliği restoranlara uyguladığı perakende alkol satış tekelinin kaldırılması oldu. 1995 yılından beri restoranlar herhangi bir üreticiden veya ithalatçıdan istedikleri alkol ürünlerini satın alabilme haklarına sahiptirler. Bu gelişme, alkol satış ruhsatlarında kayda değer bir artışı beraberinde getirmiştir. 1985 yılında verilen alkol satış ruhsatı 2000 adet düzeyindeyken 2009 yılında yaklaşık 10.000 adet düzeyini bulmuştur. İkinci yapılan alkoldeki serbestleştirme politikası eğlence mekanlarının kapanış saatinin saat 03.00’dan 05.00’a esnetilmesi olmuştur. Bu uygulama Stockholm, Malmö, Göthenburg, Uppsala ve Helsingorg şehirlerinde gerçekleşmiştir. Kapanma saatlerinin uzatılması sayesinde Göthenburg yılda yaklaşık 200 konsere ev sahipliği etmektedir ve şehir artık muazzam müzik, restoran ve gece kulüpleriyle anılmaktadır.

Bir diğer ulus çapında yenilik alkollü içkilerin üretim, dağıtım, toptan satış, ithalat ve ihracatından sorumlu olan İsveç devletine ait Vin&Sprit grubunun ülke içindeki monopolünü kaybetmesi olmuştur. Bu gelişme ışığında Systembolaget’in ürün çeşitliliğinde ciddi sayıda bir artış gözlemlenmiş ve sadece 1995 yılında Systembolaget’e 18.000’den fazla ürün sunulmuştur[2]. Systembolaget sunulan ürünler arasından 1200 ila 1500’ünü satın alabilmiştir[3]. 1992 yılında Systembolaget 998 farklı ürün çeşitliliği sunabilirken 1996’nın sonuna gelindiğinde ise bu sayı 2609’u bulmuştur[4]. Ürün çeşitliliğinin artışını pozitif etkileyen önemli gelişmelerden biri de hiç şüphesiz ki medyada 2003 yılından itibaren alkol oranı %15’in altında olan içkilerin reklamlarının yapılmasına izin verilmesidir. Bununla birlikte, reklamların alkol kullanımının zararlarına değinen bir uyarı içermesi zorunludur. Her şeye rağmen 2003 öncesine kıyasla alkol politikalarında reklamcılığın artışı ile birlikte ifade özgürlüğünün ve müşterilerin satın alacakları ürüne dair haber alma hürriyetlerinin artığını söylemek pekala mümkündür.

Hurafeler

Alkol politikalarında liberalleşme karşıtı olanların en önde gelen tezlerinden biri alkol tüketiminin ölüm ve kaza oranlarını artıracağıdır. Yüksek alkol tüketimiyle trafikte kazaları arasında bir korelasyon olduğu ve ölüm oranlarını artırdığı doğrudur. Fakat, odaklanılması gereken nokta total olarak alkol alımının artması İsveç’te alkole bağlı ölüm ve yaralanma oranlarını artırdı mı? Kişi başına alkol tüketimi 1996 ve 2004 yılları arasında 8 litreden 10,5 litreye çıkmıştır[5]. Buna rağmen, 2004 yılından beri kişi başına düşen alkol tüketimi 2009’a kadar kademeli olarak düşüş göstermiştir. 2009’dan 2021’e kadar ise dalgalı bir grafik göstererek 8,5 litre seviyesine yükselmiştir[6]. Pek çok uzmanın aksine kişi başına düşen alkol tüketim miktarının artmaya devam etmediği açıktır. İsveç Ulusal Sağlık ve Refah Kurulu’nun 2010 tarihli “1987’den 2010’a Kadar Alkole Bağlı Ölümler Araştırmasında”, alkole bağlı olan ölümlerin zirve yaptığı yıl aralıkları 1987-1990 ve 1999-2002’dir[7]. Bilakis, genel trend son yıllarda sürekli düşüş göstermektedir. Alkole bağlı ölüm oranları alkol politikalarındaki liberalizasyona ve alkol tüketiminde son yıllarda görülen artışa rağmen 1980’lerdeki ölüm düzeylerinin oldukça altında seyretmektedir. Diğer bir hurafe ise alkol tüketimindeki artışın şiddeti artırdığıdır. 2010 yılında İsveç’te son bir yıl içinde alkol alıp kavgaya karışmış 15-80 yaş aralığındaki nüfusun toplam nüfus içindeki payı % 2,3’e denk gelmektedir[8]. Yani 2010 yılında alkol alan bireylerin %97.8’i herhangi bir kavgaya karışmamıştır. Bu oran 16-29 yaş aralığında %89,8, 39-49 yaş aralığında %99,8 ve 65-80 yaş aralığındaysa %99,9’dur[9]. İlgili verilere baktığımızda alkole erişimin şiddet suçlarını artırdığı için kısıtlanması gerektiği argümanı itimat edilemeyecek bir argümandır.

Değerlendirme

Bu yazının asıl amacı İsveç örneğinden yararlanılarak alkol politikalarındaki liberalizasyonun sanıldığı gibi ölüm, yaralanma gibi negatif sonuçlara yol açmadan başarıyla uygulanabileceğini göstermektir. Kamu politikası yapıcılarının alkole karşı alışıldık tutumu genellikle paternalist bir yaklaşımla bireylerin alkol tüketimini azaltmaya yönelik düzenlemeler ve yasaklar koymaya yöneliktir. Bu politikaların arkasında yatan varsayım, bireylerin alkole erişimlerinin azaltılması veya bazı durumlarda yasaklanması halinde alkol tüketiminin azalacağı ve çeşitli yaralanma ve ölümlerin önleneceği varsayımıdır ki bu varsayım çoğu zaman yanlıştır. Bu raporda değinilen kısıtlamalar alkolün evde üretilmesine ve kayıt dışı ekonominin artmasına neden olan asıl faktörlerdir. Örneğin, İsveç’te 1995 yılında alkol politikalarında uygulanan liberalleşme ile birlikte evde içki üretimi ve içki kaçakçılığı neredeyse ortadan kalkmıştır. Bu durum Türkiye gibi yılda 2430 sahte ve kaçak alkol operasyonu yapılan bir ülke için yararlanılabilecek bir politika örneğidir10.

Sonuç olarak, İsveç’in alkol politikalarında uyguladığı liberalleşme hem ekonomik hem de bireysel özgürlüklerin arttırılması açısından pozitiftir. Alkol tüketimini azaltmak ve erişimini zorlaştırmak için iddia edilen argümanların asılsız olduğu geçtiğimiz yıllarda İsveç nazarında kanıtlanmıştır. Artık üstüne tartışılması gereken konu alkolün kısıtlanıp kısıtlanmayacağı değil, alkol politikalarının liberalizasyonuna nasıl devam edileceği olmalıdır.

Referanslar

[1]: Statista, Number of liters of alcohol consumed per capita in selected European countries in 2019, 2019 https://www.statista.com/statistics/755502/alcohol-consumption-in-liters-per-capita-ineu/

[2] Svensson, Mattias, “Alcohol A Successful Swedish Liberalisation”, s. 7.

[3] Svensson, a.g.m, s. 7.
[4] a.g.m, s. 7.
[5] a.g.m, s. 4.

[6] Public Health Agency of Sweden, Alcohol
https://bit.ly/3cvyHNu
[7] Alcohol-related deaths from 1987 – 2010. Source: National Board (2011), Causes of Death 2010, Chart 46, page 54.
[8] Svensson, Mattias, “Alcohol A Successful Swedish Liberalisation”, s. 19.
[9] A.g.m, s. 19.

[10] Devletin Alkol Politikalarını İzleme Platformu, 2020 Yılı Türkiye Kayıt Dışı Alkol Tüketim Verileri, https://alkolpolitikalari.org/.

Gözden Kaçırmayın!